Sayfalar

5 Ocak 2018 Cuma

BOTOKS VE DİĞER ESTETİK UYGULAMALARIN SESE ETKİLERİ

     

              Sahneye çıkan veya çıkmaya hazırlanan bir şarkıcının görüntüsüne dikkat etmesi gerektiği bir gerçek. Ancak artık çok genç yaşlarda bile bazı uygulamaların gereksiz olarak yapıldığını ve bunların şarkıcılık için büyük engeller teşkil ettiğini deneyimliyorum. Uzun süredir ve çok sayıda insanla çalışmamın bir sonucu olarak bir çok gözlemim oldu.

             Bunlardan en büyük sorun yaratan ve en zor düzeltilebileni burun estetiği. Burun, şarkı söylerken hayati bir öneme sahip. Yanlış yapılmış ve estetik düşünülürken işlevi zarar görmüş bir burun, hem nefes alırken, hem de rezonans açısından çok ciddi bir problemdir. Çalıştığım bazı insanlarda burun o kadar daraltılmış ki, tiz seslere çıkarken o bölgedeki tıkanma önümüze duvar gibi bir engel olarak çıkıyor ve bazı farklı pozisyonlarla sorunu aşmaya çalışıyoruz. Ancak bazı durumlarda sorunu farklı pozisyonlar ile de çözmek mümkün  olmuyor. Düşünün; sadece daha güzel görünmek adına tiz seslerinizi asla kullanamayacak hale gelebiliyorsunuz. Burun rezonansınızı feda etmek istemiyorsanız, burnunuzun iç yapısını daraltmadan, hatta varsa et ve eğrilik gibi problemleri de temiz şekilde çözecek bir operasyonu tercih etmelisiniz. İşinin ehli bir hekim, burnunuzu sizin benzetmeyi istediğiniz şekilde değil, yüzünüzde en doğal duracak şekilde ve işlevini bozmadan yapacaktır.

             İkinci ve en sık karşılaştığım sorun ise botoks. Botoks hepinizin bildiği gibi, bazı noktalara uygulanarak o bölgede süreli bir felç yaratıyor. Bu uygulama abartılı şekilde yapılırsa, sesinize yansıyan duyguyu bile etkileyebiliyor. Bir insanla telefonda konuştuğunuzda, onun sesinden duygusunu anlamanızı sağlayan şey mimikleridir. Konuşurken sesimize kattığımız tüm duyguları bize mimiklerimiz sağlar. Ses telleriniz sadece sesi oluştururlar. Onun güzel tınlaması rezonatör bölgelerinize, içine kattığınız duygu da mimiklerinize bağlıdır. Dolayısıyla yüzünüzde donuk bir ifadeye sebep olacak kadar botoks yaptırmanız halinde, sesinize duygu yansıtmanız da epey zor olacaktır.

            Üçüncü ve çok sık karşılaşmadığım ama ciddi sorun yaratan diğer uygulama da dudak üstünü hareketsizleştiren veya dudaklara yapılan dolgular, artı olarak yanlış estetik diş uygulamaları. Unutmayalım ki artikülasyon bir şarkıcı için temel gerekliliklerden biri. Kelimeleri ve harfleri doğru telaffuz edebilmemiz için dişlerimiz, dilimiz, dudaklarımız birlikte çalışırlar. Dişler gereğinden fazla büyük yapılmışsa, çenemizin hareketi de dengesizleşir ve artı olarak bazı diş gerektiren harfleri abartılı ya da zor teleffuz eder hale geliriz. Aşırı tıslayan "s"ler gibi. Dudaklarımız fazla şişirilmişse, onları yeterince hareket ettiremeyeceğimiz için bir çok şeyi düzgün söylememiz mümkün olamaz. Üst dudağımız hareketsiz hale gelmişse daha da kötü, çünkü bu kez telaffuz haricinde bir sıkıntı daha doğar; ses nazofarenks bölgesine kayar, onu öne getirmemiz zorlaşır.

           Şarkıcı olmak, sesiniz ve artikülasyonunuz ile ilgili her şeyi birinci sırada tutmanızı gerektirir. Görüntünüz ile ilgili şeyler ikinci sırada olmalıdır. Bunlar yer değiştirdiği zaman siz sadece şık ama içi boş bir vitrin haline gelirsiniz. Üstelik son günlerde hepimiz görüyoruz, herkes birbirine benzemeye de başladı. Orijinal kalın, kendinizi sevin ve kusur olarak gördüğünüz çoğu şeyin sizi siz yapan özgün nitelikleriniz olduğunun farkına varın lütfen.

           Sevgiyle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.